adalet tanrıçası kabartma

adalet tanrıçası kabartma
adalet tanrıçası kabartma

26 Ağustos 2011 Cuma


Haluk RAHVANCI
HAYRÜNNİSA GÜL'ÜN ELİNİ SIKMAMAK TERÖRİST FAALİYETMİŞ



23.08.2011 13:17

İnternet Andıcı İdianamesinin sanıklarından biri, YAŞ toplantısında EDOK'un başına getirilen Nusret Taşdeler. Diğeri, andıcın sunulduğu Dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Hasan Iğsız. İfadelerden son olarak andıcın sunulduğu ismin, dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ olduğu anlaşılıyor.

Ancak iddianamede 4. bir orgeneral daha var. İddianamenin 74. sayfasında İrticayla Mücadele Eylem Planının gönderildiği ihbar mektubunda yer alan EK-B belgesine dayanarak şaşırtıcı bir tespit yapılıyor. Şöyle ki: “Eylül 2007 tarihli belgede yer alan bu hususlar ile ilgili yapılan açık kaynak çalışmalarında 19 Eylül 2007 tarihinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün KKTC ziyareti dönüşünde, Esenboğa Havalimanı'nda yapılan karşılama töreninde, Cumhurbaşkanı ve eşininin karşılamaya gelenlerle tokalaşmaya başladığı esnada, dönemin Ankara Garnizon Komutanı A.G'nin protokolden ayrıldığı, Hayrünnisa Gül'ün başörtülü olması sebebiyle böyle bir davranışın gerçekleştiği yönünde birçok haberin yayınlandığı görülmüştür. Bu hadiseden sonra da yine A.G'nin Cumhurbaşkanı'nı karşılama ve uğurlama törenlerinde aynı davranışı sergilediği yönünde açık kaynak bilgilerine ulaşılmıştır.”

Son YAŞ toplantısında Arslan Güner'in hükümet tarafından Hayrünnisa Gül'ün elini sıkmadığı için istenmeyen ilan edildiği hatırlanırsa A.G'nin kimliği daha iyi anlaşılıyor.

İfadelerde ilginç olan, Cumhurbaşkanının eşinin elini sıkmamanın terör faaliyeti olarak iddianamede yer alması. İddiannamede A.G'nin şimdilik sanık olmadığı ancak gelecek açısından durumunun pek de parlak olmadığı anlaşılıyor.

--

İŞTE SOMALİ GERÇEĞİ

From: Haluk RAHVANCI

SOMALİ'YE YARDIM ABD'NİN OYUNU MU?


Toplam 9 milyon nüfuslu somalide,ülke kaynakları işletilmeyip,birbirlerini doğrayan halk grupları yaratılması kimin ve hangi düşüncenin işine gelebilir?
Yazıklar olsun ki Ajdalara Nihatlara Sertablara vb.Neyin davulunu çaldıklarının bilincinde olamıyorlar,evet,açlık ve sefalet içindeki halk'a yazık oluyor ancak,sadece orada deyil,her ülkede ızdırabı çeken,Allahın AKIL diye verdiği nesneyi kullanamayan zavallılar oluyor,kullanabilenlerin acısı ise onlardan daha beter sanırım....

İŞTE SOMALİ GERÇEĞİ:

Prof. Dr. Nurullah AYDIN yazdı...
19 Ağustos 2011-ANKARA

SOMALİ’YE YARDIM ABD’NİN OYUNU MU?

Somali’ye birden yardım çağrısı yapılıyor. Kampanya sürdürülüyor. Peki ama neden?

Somali'de 1991'den bu yana hükümet kurulamıyor. Batıca tanınan Federal Geçiş Hükümeti, ülkenin küçük bir parçasını yönetiyor

ABD işte sınırlı bölgeye hakim bu hükümete destek için Türkiye’yi açlık görüntüsü altında devreye soktu. Aynen Libyalı-Suriyeli muhalifleri İstanbul’da toplayıp destek verdirmesi gibi.

Somali’ye açlık nedeniyle yardım, ABD’nin işgal planının parçasıdır.

Uzun kıyı şeridi olan Somali’de deniz ton balığı kaynıyor ama açlıktan çocuklar ölüyor. Bazı mezheplerde balık yemek günah! Midye, karides gibi deniz ürünlerine ellerini sürmüyorlar.

1839’larda sömürgeleşmeye başlayan Somali, 1960'lı yıllarda İngiliz, Fransız, İtalyan işgalinden kurtulduğunu sanırken asıl çırpınışa o yıllarda başlar.

Ocak 1991 de; Somali’de, iç savaş çıkar.

İç savaş ve aynı döneme denk gelen kuraklık: ülkede büyük bir açlık facia doğurur.

Kasım 1991 de; ABD, Somali’ye 30 bin asker gönderme kararı alır.

4 Aralık 1992 de; BM Güvenlik Konseyince UNOSOM I adlı görev kuvveti oluşturulur. Operasyona Umut Operasyonu ismi verilir.

8 Aralık 1992 de; Türkiye, BM kararı gereği, Somali’ye 320 kişilik birlik gönderir.

Operasyonun amacının: ABD’nin askeri üs kurmak ve petrol olduğu ortaya çıkar.

24 Ocak 1993 de, ABD askerleri, Somali’de, silah toplamaya başlarlar. Direnenler, Amerikan saldırıları sonucu öldürülür. Ancak, yerli güçler, birleşir, ABD’ye karşı savaşırlar.

Somali BM. Barış Gücü Komutanlığı görevine, 19 Şubat 1993 de, Korg. Çevik Bir atanır.

3 Ekim 1993 de ise, 2 Black Hawk helikopteri düşürülür. Sonraki yıllarda Kara Şahin Düştü ismiyle Helikopterlerin düşürülmesinin, filmi yapılır.

ABD, 31 Mayıs 1995 de Somali’den geri çekilir. ABD Delta Focus adlı özel harekat timi, 1 yıl da 10.000 den fazla Somaliliyi katleder.

Askeri güçler ülkeden çıktıktan sonra, iç savaş yeniden başlar.

ABD ve BM, İMB'ni El Kaide destekli olmakla suçlar, Etiyopya’yı Somali'ye saldırtır. 2006 daki Etiyopya işgaliyle İslam Mahkemeleri Birliği devrilir.

ABD; donanma Somali açıklarına konuşlandırır. Türkiye; 2010′da gemi gönderir.

ABD; Somali'deki Müslümanların üzerine bomba yağdırırken, Türkiye’den ses çıkarmaz.

Somali’de modern parçalama yöntemleri uygulanmaktadır. Yani; işgal için çok yönlü, küresel çete planlamalarını yapmıştır.

Somali; bir petrol denizi olmanın yanında stratejik bölgedir yeraltı kaynaklarına sahiptir.

Somali ve Yemen, Kızıldeniz'in Hint Okyanusu'na açılan kapısı konumundaki ülkelerdir.

Somali; Arap yarımadasını, Afrika kıtasına bağlayan bu bölgeler, petrol yüklü tankerler ve savaş gemilerinin geçiş güzergâhları olması ve Rusya'yı engellemesi açısından önemlidir.

BM; Somali'nin kıtlık bölgesi olarak iki bölge Bakool ve Aşağı Shabele’yi ilan eder.

Türkiye’nin daha önce girişimi yokken, birden bire bu fikir neden ortaya çıktı?

BOP eşbaşkanı görevi gereği bölgeye gidiyor. Yardımları yerinde göreceğini açıklıyor.

İslam dünyası, sefaletini unutup bilim ve teknolojideki geriliğini sömürülüşünü unutup gaflet içinde iken, kıtlık bahanesiyle Somali'ye giden yardımlardan yüzde kaçı derneklerin, yereldekilerin, ABD’nin kontrolünde olacak? Anlayan, yorumlayan, açıklayan var mı?

Bütün Ilımlı, uyumlu İslam dünyası, eş başkanlara teslim olana kadar, tüm Müslümanlar dinlerarası diyalog şemsiyesi altında İbrahim-i dinin üç ana unsurundan biri oluncaya kadar yani Yahudileşip-Hıristiyanlaşana kadar, yola devam edilecek.

Günün Sözü: Okumayan, düşünmeyen anlayamaz. Anlamayan insanın istismarı kolaydır.
--

Son Dakika: Kazandık‏


25 Ağustos 2011



Sevgili Ismail Karagülle,

Bugün sana harika haberlerim var! Aylardır seninle birlikte canla başla çalıştığımız 'Seninki Kaç Santim?' kampanyasının ilk meyvelerini toplamaya başladık. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, bugün basına yaptığı açıklamada üç önemli türün yasal avlanma boylarının değiştiğini açıkladı. Orfoz ve lagos kurtarıldı. Lüfer için çok önemli bir adım atıldı.

Orfoz ve lagosun avlanma boyu, bizim talep ettiğimiz gibi artık 30 cm yerine 45 cm. Lüferin avlanma boyu ise 14 cm'den 20 cm'ye çıkarıldı. Lüferin türünü devam ettirebilmesi için Greenpeace'in önerdiği boy 25 cm. Mehdi Eker ilerleyen günlerde bu adımın atılabileceğinin sinyallerini de verdi. Lüferin takipçisi olmaya devam edeceğiz.

Devam ettikçe kampanyada yeni kazanımlar elde edeceğimize inancımız tam. Greenpeace sadece senin gibi bireylerin verdiği maddi desteklerle çevre zaferlerine imza atıyor. Kampanyamıza devam edip başta kalkan olmak üzere türü tehlike altında olan diğer türleri kurtarabilmemiz için şimdi maddi desteğine ihtiyaç duyuyoruz.



Miktarı ne olursa olsun vereceğin düzenli destek, önümüzdeki aylarda diğer türleri de kurtarabilmek için yavru balık kampanyamızın tek gelir kaynağı olacak.

Destek vermek için bu linke tıklayabilirsin.

Bu mücadelede senin emeğin büyük. Desteğin için çok teşekkürler. Daha gidilecek çok yolumuz olduğunu da biliyoruz. Bu uzun yolda maddi ve manevi desteğinle bizi yalnız bırakmaman dileğiyle.

Sevgiler


Banu Dökmecibaşı
Denizler Kampanyası Sorumlusu

21 Ağustos 2011 Pazar

Metrodan örnek karar -Anasına bak anasını al lüferi torunlarımız da yiyebilsin

Metro'dan örnek karar
Metro Toptancı Market soyu tükenmek üzere olan çinekop ve sarıkanatı satmama kararı aldı.

Cumhuriyet Haber Portalı


İstanbul - Metro Toptancı Market, balık neslinin sürdürülebilirliği ve yeni nesillerin geleceği için tüm sektöre örnek olacak bir karar aldı. Metro, soyu tükenme riski taşıyan lüferin 20 cm altındaki türleri olan çinekop ve sarıkanatı, hiçbir mağazasında satmama kararı aldı ve raflarından kaldırdı.

Türkiye’nin en zengin balık reyonuna sahip olan ve sezonda 100 çeşit balık satışı yapan Metro, bu öncü çalışmasıyla balıkçılığın geleceğine yatırım yapmayı hedefliyor. Metro, sarıkanat ve çinekopların avlanılmayarak büyümesine ve üremesine fırsat verilmesine ve neslin yok oluşunun önüne geçilmesine destek veriyor.

17 Ağustos 2011 Çarşamba

terör



SABIRA 8 ŞEHİT DAHA VERDİK...
RAMAZAN DİYE SABIR GÖSTERENLER ASLANLARIMIN KANI HEPİNİZİN ELLERİNDEN DAMLIYOR...!!!!!!
BUNU HESABINI AHİRETTE DEĞİL, İSTİKLÂL MAHKEMELERİNDE VERECEKSİNİZ!!!!!

Askeri konvoyun geçişi sırasında patlama!!!!

Şİİr Nazım dan

Denizin üstünde ala bulut
yüzünde gümüş gemi
içinde sarı balık
dibinde mavi yosun
kıyıda bir çıplak adam
durmuş düşünür.

Bulut mu olsam,
gemi mi yoksa?
Balık mı olsam,
yosun mu yoksa?..
Ne o, ne o, ne o.
Deniz olunmalı, oğlum,
bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla.

Bulut mu Olsam - Nazım Hikmet Ran

FIKRA

FIKRA

Temel, karısı Fadime'yi bademcik ameliyatı yaptırmıştı. Hastaneden taburcu edilirken, doktor Temel'e bazı tavsiyelerde bulunur ve son olarak der ki;
- Aslında bu ameliyat gecikmiş, daha çocukken yapılmalıydı.
Temel hemen söze girer:
- O zaman faturayı kayınbabamı gönder de, hasabını o ödesun!

16 Ağustos 2011 Salı

nar



nar bereket timsali . boyanınca çok güzel bir hediyelik.